2000’li yıllar, “dinî pratikleri yerine getirmenin herkes için aynı anlamı taşıyıp taşımadığı” problemine de yeni boyutlar getirmiştir. Günümüzde özellikle umre ibadetinin yerine getirilmesini belirleyen sosyal, ekonomik, toplumsal çevre gibi sebeplerin olabileceği de düşünülmektedir. Başlangıçta çeşitli sosyal unsurların katkısıyla değişime uğrayan kültürel öğe, artık kök referanslarından uzaklaştırılarak yeniden tanımlanabilmektedir. Çalışmada dindarlığı beş boyutta (inanç boyutu, ibadet boyutu, tecrübe boyutu, bilgi boyutu ve etki boyutu) ele alan Glock modeli tercih edilmiştir. İbadetler, dua, dinî gelenekler ve törenlere katılma gibi ritüeller ibadet kategorisinde yer alır. Çalışmanın amacı, geleneksel ve dinsel olana göre anlam bakımından farklılaştığı düşünülen dinî pratiklerin açıklanmasına katkı sağlamaktır. Sosyal boyutu ön plana çıkan “umre” ibadetinin, maddi boyutu da bulunan bir ibadet özelliği taşıması, ayrıca umre yolculuğunun bir alışveriş vesilesi, bir seyahat sebebi, bir zaman geçirme fırsatı olarak gerçekleştirildiği şeklinde algılanabilmesi; aynı zamanda konaklama ihtiyacının giderilmesinde lüks içerikli tercihlerin yapılması, umre pratiğinin “tüketim” bağlamıyla birlikte ele alınmasını gerektirmektedir.
2000s have brought new dimensions to the problem that "whether the fulfilling religious practices have the same meaning for everyone or not". Today, it is also thought that there may be reasons such as social, economic, social settings that determine the fulfillment of umrah worship. The cultural element that has been transformed by the contribution of various social elements can now be redefined by disengaging it from its original references. In the study, the Glock model, which deals with religiosity in five dimensions (belief, practice, experience, knowledge and consequence) was preferred. Rituals such as worship, prayer, religious traditions and participation in ceremonies take place in the category of worship. The aim of this study is to contribute to the explanation of the religious practices that are thought to be different in meaning from the traditional and the religious. The fact that the "umrah" worship, social dimension of which is highlighted, is a worship with physical dimension, that the journey of “umrah” can be perceived as a chance for shopping, a reason for travelling, or a recreational activity, and that, in addition, luxurious choices are made when it comes to accomodation requires “umrah” practice to be dealt within the context of “comsumption.”