Din sosyolojisi alanında tez hazırlayan lisansüstü bir öğrenci, çalışmasında mütedeyyin eril kamunun davranış pratiklerini saha araştırması ile çözümlemiş, elde edilen tipolojiyi seçili romanlardaki dindar figürler ile karşılaştırmıştır. Metinsel analiz sonuçları ile saha araştırması bulgularının kıyaslanması, tez savunmasına katılan jüri üyeleri tarafından “konu dışı” bulunmuş ve roman ile realitenin birlikteliğinin gösterildiği pasajlar tezden çıkartılmıştır. Reel düzlemden ilham alarak hazırlanan elinizdeki çalışmada, din sosyolojisi araştırmalarında romanların tipolojik kullanımlarının imkânı hipotetik olarak sorgulanacaktır. Sorgulama sürecinde, itirazların her biri bir başlık altında gösterilecek, roman-sosyoloji ilişkisinin mevcut literatüründen çıkarsanan kompozisyon ile itirazlara karşılık verilecektir. Çalışmanın omurga iddiası, toplumsal metin olarak romanlar ile toplumsal realitenin metinlerarası birlikteliğinin mümkün olduğudur. Bu eksende, Bourdieu’nun düşünümsel bir çaba olarak naklettiği skolastik aklın eleştirisini yapmak, disiplinlerarası eklemlenmenin doğallaşmasına kapı aralayacaktır. Düşünümsel bir çaba ile metin yazarının kendisine döndüğü, kendisini toplumsal uzamın hem içinde hem dışında var saydığı, sosyo-kültürel, eko-politik ve edebi sınırların birbirinden ayrılmazlığını kanıksadığı oranda kendi metninden haz alacak, okuyucuya haz verecek, bilgiden fazla bilgelik barındıran çözümlemeleri ile toplumsal realiteyi sorgulayabilecektir.
A graduate student who prepares a thesis in the field of sociology of religion, analyzed the practices of the religious masculine public through a field research and compared available typology he found out, with the pious characters of the selected novels. This comparison between the textual analysis and the results of the field research was evaluated as “out of subject” by the jury members of the thesis, and the passages in which the intertextuality between text and the reality are shown were removed from the thesis. In this study, the possibility of typological usage of novels in the field of the sociology of religion will be questioned hypothetically. During the analyzation process, each of the objections will be shown under a title, and the objections to the thesis will be responded through the related literature on the relationship between novel and sociology. The main claim of the study is that the intertextuality of novels and social reality as a social text is possible. In this context, the criticism of the scholastic mind that Bourdieu conveys as a reflective effort will open the door to the naturalization of interdisciplinary articulation. With a reflective effort, the author of the text will take pleasure from his/her own text, give pleasure to his/her reader, and can question the social reality through analysis that contains wisdom more than information, as long as he/she considers himself to be both within and outside the social space.