Hobsbawm’ın deyimiyle milletleri yaratan milliyetçiliğin, 17’nci yy. Avrupa’sındaki doğumuyla estirmeye başladığı rüzgâr, üçyüz asırlık bir gecikme ve Marksist bir kisve ile bütün öncüllerinden farklı bir formda Türkiye’nin Güneydoğu illerinde de hissedilmeye başlanır. Öncülleri bir yana modern Türkiye’nin ulus kimlik inşasına öykünen PKK, giriştiği zahmetli taklit için tarihsel sepetinde yeterince argüman bulamayınca, hem Marksist hem şovenist, ateist ama aynı zamanda dindar, ant-feodal bununla birlikte aşiretvari duruşlarla ideolojisinin olmadığı- nı ya da katkısız bir pragmatizme sahip olduğunu deklare etmiştir. Gerçek manada ilk Kürt milliyetçi hareket olarak niteleyebileceğimiz PKK, tarihi, kuruluşu, evrilen hedefleri, itfakları, ihtlafları, eylem ve söylemdeki renk değişiklikleri, iç infazları ve çalkantılarıyla, örgütsel pragmatizmin de son derece canlı bir örneğidir aynı zamanda. Söz başında İslam dinini “Kürtlerin Truva At” olarak betimleyen örgütsel jargon, zamanla söz konusu Truva Atının içerisinde saklanarak kamufle olabileceğini fark etmiş ve öyle de yapmıştır. 1980’li yılların sonuna doğru Truva atının içine girmeye başlayan PKK, 1990’lı yılların başından itibaren bir daha çıkmamak üzere kalıcı olarak yerleşmiştir. Bu makalede değişken söylemiyle PKK’nın ulus inşa sürecinde kullandığı diğer unsurlarla birlikte kutsal dünya ile olan flörtü izah edilmeye çalışılacak, hedef kitlesindeki dinsel fraksiyonlara karşı geliştirdiği söylem incelenecektir. Ulus in- şasının birincil şart olan mitolojik inşa ameliyesinde, toplumsal algıda oluşturmaya çalıştığı iyi Zerdüştizm-kötü Şamanizm dikotomik ilişkisi açıklanırken, ulus kurucu lider ve söz konusu ulus için tasarlanan sivil dinin peygamberi olarak öne çıkarılan Abdullah Öcalan’ın söylemi analiz edilmeye çalışılacaktır.
Just like the expression of Hobsbawm; the trend which started afer the natonalism, the creator of the natons, emerged in the Europe of 17th century, was also started to be felt in South East Cites of Turkey covered with Marxist costume with 3 centuries delay and in different forms from its all premises. Apart from its premises, PKK, which imitates the building of natonal identty of modern Turkey, afer they could not create enough argument out of its historical savings for its demanding imitaton, declared that they do not have any ideology by both Marxist and Chauvinistc; atheist meanwhile religious; ant-feudal also tribal behaviors and they have a solid pragmatsm. Thanks to the conflicts in the history, organizaton, evoluton of purposes, alliances, controversies, actons and expressions, also the inner executons and the upheavals of PKK, which we can qualify as the frst Kurdish Natonalist, it is a living example of organizatonal pragmatsm at the same tme. The organizatonal jargon, which identfed Islam as ‘The Trojan Horse’ in the beginning, by tme realized that they could disguise by camouflaging in this ‘Trojan Horse’ and did so. PKK, which started to go into this ‘Trojan Horse’ in late 1980’s, setled there permanently since the beginning of the 1990’s. In this artcle, the flirt of PKK, among itself and other units and holy world, which they used in the naton building process with changing expressions, will be tried to be explained; and the expression they created in order to prevent the religious fractons in target audience will be examined. By explaining the good Zoroastrian- bad Shamanism dichotomy relaton which they are trying to create in common sense in the purpose of mythological constructon which is the frst conditon of naton constructon; and the expression of Abdullah Öcalan, who is tried to be imposed as the founder leader of naton and the prophet of the designed civil religion of this naton, will be tried to be analyzed.