Author:
Abstract
Kurtuluş Savaşı döneminde, şartlar gereği manevi dinamizmin sağlanması amacıyla düşünce ve siyaset açısından yoğun dini söylem kullanılmış olmasına rağmen yeni dönemde (Tek Partili) Laiklik, Bat tarafından yenilgiye uğratılmamak için ortaya konulan hedef proje kapsamında ele alınmış, Saltanat ve Hilafet kaldırılırken Laiklik kabul edilmiştir. Laik düzende, modern devlet oluşturmak için Türk Milliyetçiliği kullanılmak suretiyle halk egemenliğine dayanan bir algı oluşturulmak istenmiş, hükümetin dinden ayrıştırılması amaçlanmış, ancak devletin din üzerindeki gücü ve yönlendirmesinden vazgeçilmemiştir. Başka bir deyişle; Türkiye Cumhuriyeti’nin özellikle tek partili döneminde, Osmanlı Devleti’nin din egemenliğinde kurulu olan devlet- toplum sisteminin yerine ulusal-laik değerlerin ön plana çıktığı bir sistem inşa edilmiştir.
Keywords
Abstract
During the War of Independence, intense religious discourse was used in terms of thought and politcs in order to provide spiritual dynamism due to the requirements of the conditons. But in the new term (single party period) Secularism, has been accepted within the scope of the disclosed target project to avoid defeat by the West, while sultanate and caliphate have been abolished. In secular system/regime, Turkish Natonalism was used for the percepton based on public sovereignty to create a modern state. Although the intenton was to seperate government from religion, the state did not abandon its power and steering over religion. In other words; especially in the singleparty period of the Republic of Turkey, the system was built in the forefront of the natonal-secular values instead of the state-society system set up in the Otoman Empire under the dominaton of religion