Bu çalışmada tarih öğretiminde önemli bir unsur olan tarihi mekân kavramının, günümüz teknolojisiyle sanal tarihi mekânlara dönüşmesinin eğitimde kullanımına ilişkin bir değerlendirme yapılmaya çalışılmıştır. Tarih bilimi için zamandan sonra olmazsa olmaz ikinci bir kavram olan mekân kavramı bilgisayar teknolojisi ile dönüşüm geçirerek fiziksel mekândan ziyade sanal mekân kavramının öne çıkmasını sağlamıştır. Sanal gerçeklik (Virtual Reality/VR) ve arttırılmış gerçeklik (Augmented Reality/AR) gibi teknolojik gelişimler zaman ve mekân kavramlarının sanala dönüşümüne ve bu teknolojilerin eğitimde kullanılmasına yönelik yeni fikirler ve uygulamalar geliştirilmesine sebebiyet vermektedirler. Nitel araştırma yöntemlerinden doküman incelemesiyle gerçekleştirilmiş olan bu çalışma ile Z kuşağına tarih konularının öğretiminde sanal tarihsel mekânları kullanmanın artıları ve eksileri üzerinde durulmakta ve teknolojinin imkanlarını eğitimde bilinçli bir şekilde kullanmanın gerekliliği ortaya konulmaya çalışılmaktadır.
In this study, an evaluation is made according to the use of education in the transformation of the concept of ‘historical place’ which is an important element in history education, into ‘virtual historical place’ concept with today's technology. The concept of ‘place, which is a secondary concept for the science of history has transformed by computer technology and thus, has made the concept of virtual space more prominent than physical space concept. Technological developments, such as virtual reality and augmented reality, lead to the development of new ideas and applications for the virtual transformation of time and space concepts and their use in the education. This study, which is done with a qualitative research method through document examination, focuses on the advantages and disadvantages of using virtual historical places in the teaching of history subjects to the Z-generation and it is tried to put forward the necessity of using the possibilities of technology consciously in education.