Birçok Avrupa ülkesinin homojen toplum yapısının çeşitlenmesi, Türkler başta olmak üzere Müslümanların işgücü göçü ile söz konusu olduğundan, Avrupa’da yaşayan Müslümanları incelemek suretiyle Müslümanların farklı kültürlerle bir arada yaşama deneyimleri ile ilgili isabetli analizler gerçekleştirilebilir. Bu bir arada yaşama sürecinin tüm taraflar açısından başarısı dönemsel olarak farklı- lık arzetmiş, yine başarının ölçülmesi zaman zaman farklılaşan kıstaslarla, parametrelerle gerçekleştrilmiştr. Çalışmada üzerinde durulan husus, çokkültürlü bir arada yaşama deneyiminde başarının ya da uyumun parametrelerinden biri kabul edilen ekonominin bu niteliğinin, bağlama göre değişebilirliğidir. Bazı dönemlerde göçmenlerin ekonomik hayattaki faaliyetleri entegrasyon yerine rekabet ve çatışmaya, paylaşım dengesizliği veya yabancı sermaye hakimiyet endişelerine gerekçe olabilmektedir. Bu durum göz önünde bulundurularak, ekonominin, bir arada yaşama tecrübesinde bu farklılaşan rolünün nedenleri, sosyal ve kültürel sonuçları, sosyo-ekonomik açıdan değerlendirilmektedir. Böylece ekonomik kaygıların hem göçmenler, hem de ev sahibi toplumlar için sosyo-kültürel çatışmaların belirleyici unsurlarından biri olduğuna dikkat çekilecektir.
Accurate conclusions are well obtained about Muslim populaton’s experiences in coexistng with different cultures just by examining those living in Europe since the diversifcaton in the former homogeneous society structure in many European countries is highly related with the labour immigraton of Muslims led by Turks. The success, atributable to all sides for this coexistence varied tme to tme as well as the measurement of the success varied based on the different criteria and parameters. The main point of this research is the changeability, depending on the scope, of the conjoining effect of economy that is deemed as one of the parameters of the success or adaptaton in the experience of multcultural coexistence. Therefore the reasons for the ever-changing role of economy in this experience of coexistence and the social and cultural results are evaluated in a socioeconomical perspectve. By doing so, this paper aims to charm atentons on economical concerns as major parameters in socio-cultural conflicts both for the immigrants and for the host countries.